3 gencin şehit düştüğü bu olaylar karşısında ne yazık ki gerek ülkemizde gerekse Avrupa’da siyaset yapan bazı siyasiler ve medya kuruluşları sınıfta kaldı.
Sayın okurlar,
Bilindiği gibi Taksim’de bulunan ‘Gezi Parkı’ında Topçu Kışlası ve AVM projesi adı altında kesilmek istenenen ağaçların kesilmesini engellemek için gençler eylem yapmışlardı.
28 Mayıs sabahı Polis araçlar ve biber gazıyla, saz ve gitarlarıyla türküler ve şarkılar söyleyen eylem yapan gençlere karşı orantısız güç kullanmıştı. Çirkin görüntülerin oluştuğu baskının televizyonlarda yayınlanmasının ardından da milyonlar ayağa kalkarak, bu eylemcilere destek vermişti ve 9 gündür vermeye de devam ediyor.
Dalga dalga yayılan gösteriler yıllardan beri kişisel haklarına, inançlarına ve yaşam biçimlerine yönelik düzenlemeler getiren AKP aleyhine gösterilere dönüştü. Her fırsatta seçimle geldiğini bu nedenle aldığım kararlara herkes uyacaktır anlayış ve baskısı sindirilmeye yönelik baskıları artırınca ‘Gezi Parkı’ olayıda patlamanın fitilini ateşledi.
İstanbul başta olmak Üzere Ankara, İzmir, Bursa gibi büyük şehirler başta olmak üzere hemen hemen her ilde gösteriler de gençlerin demokratik çıkış ve taleplerine destek çığ gibi büyürken, olaylar ülkenin her tarafına dalga dalga yayılırken Başbakan Reyhanlı olaylarında olduğu gibi, hiç bir şey yokmuş gibi 5 günlük gezisine devam etti.
Fas, Cezayir ve Tunus’a gitmeden önce de olayları yatıştırması gereken Başbakan Erdoğan olayları çapulcular, ideolojişk ve marjinal çevrelerin işi olduğu gibi klişelemiş kelimelerle demokratik hakları küçümseyince vatandaşlar daha da öfkelenerek. gençlerin direnişine katıldılar.
Başbakan’ın bu söylemlerini polis amirlerini daha da cüretlendirmiş, Polislerde demokratik haklarını ifade etmeye çalışan genç, yaşlı ve çocuk demeden tüm göstericilere karşı sert müdahalelerde bulundu.
Olayların hergeçen gün dalga dalga yayılmasıyla Amerika, AB, Rusya başta olmak üzere bir çok İslam ülkeside polisin bu orantısız gücün bir an evvel durdurulması gençlere kulak verilmesi noktasında uyarılarda bulundular.
Taksim’de başlayan gezi Direnişine ülke dışındanda çığ gibi destekler gelmeye başladı. Hükümet tüm bu olayları önce Başbakan’ın marjinal grupları anlayışıyla gördü ancak toplumun tüm kesimlerinin ayağa kalkmasıyla bastırılmış duyguların nüksetmesiyle başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Vekili Bülent Arıç özre kadar varan sağduyulu açıklamalarla tansiyonu düşürmeye çalıştılar.
Muhalefetiyle, iktidarıyla herkes gençlerin vermek istediği mesajı aldı. Gençler tepkilerini Tek adamlık ve otoriter baskı ve uygulamalara karşı olduğunu belirterek, ‘ben yaptım oldu anlayışıyla olamayacağını kişisel yaşam ve haklarına müdahaleyi kabul etmediklerini çok güçlü bir şekilde ifade’ ettiklerini halkında bu konuda kendilerine destek verdiklerini, tüm demokratik taleplerimizin artık polis gücüyle bastırılmaması, biber sıkılmaması konusunda kararlı olduklarının’ altını çizdiler.
3 gencin şehit düştüğü bu olaylar karşısında ne yazık ki gerek ülkemizde gerekse Avrupa’da siyaset yapan bazı siyasiler ve medya kuruluşları sınıfta kaldı. Brüksel gösterilerinde Anadolu Ajansı ve TRT başta olmak üzere bazı tv kanalları ve ulusal gazetecileri göremedik.
İnsan hakları konusunda dünya ya ders veren Avrupa Birliği dahili Avrupa parlamentolarında , Belediye Başkanlıklarında ve Belediye Meclis Üyeliklerinde bulunan siyasilerimizin ve bazı medya mensupların dünyayı ayağa kaldıran demokratik talepler ve bu taleplere karşı sıkılan biber gazları nedeniyle suskun kalmaları vatandaşlarımızın büyük bir bölümünü hayal kırıklığına uğratmıştır. Son derece insani olan ve hiç bir yanı siyasi olmayan gençlerin bu talepleri karşısında suskun kalanları kınıyorum.
Belçika Brüksel’de Avrupa Parlamento önünde günlerdir ,izinli ve demokratik haklarını düzenleyen gençlerin yanında bir kaç meclis üyesi dışında, Avrupa’da ve Brüksel’de siyaset yapan Milletvekillerimiz Başkan ve Başkan Yardımcıları gibi siyasileri ne yazık ki görmedik. Onların halkının isteklerine karşı taleplerinde kendilerinden olmayan Avrupa Parlamenterleri dile getirerek, gençlere destek oldular. Her fırsatta basına ilgili ilgisiz bilgi gönderen Emine Bozkurt ve İsmail Ertuğ gibi Avrupa vekillerimiz de ne yazı ki 3 maymunu oynamakta.
Duymadım, görmedim, konuşmadım diye hareket eden duyarsız siyasilerin, bu tavırları halkımızı rencide etmiştir.
Gösteriye destek veren bazı vatandaşlar siyasilerin bu duyarsızlıklarından çok incindiklerini ifade ederek, “önümüze gelen sandıkta ilk fırsatta bu siyasilere demokratik cevabımızı vereceğiz” dediler.
Gösteriye destek verenler, bizim bu günümüzde yanımızda olmayan siyasiler, bizi temsil hakkını yitirmişlerdir. Bizim demokratik hakkımızı rey verdiklerimiz değil, ne yazık ki rey vermediklerimiz desteklediler” dediler.
Gençler, “Siyasilerin suskunluğunu iktidarın milyonları çapulcu ve marjinal nitelemesine bağlamasından’ dolayı endişelerine bağladıklarını” ifade ederek, sözlerine 9 gündür dünyayı ayağa kaldıranlar marjinal ve çapulcu değil. Bu insanlar Demokrasi dersi veren ve demokrasi destanı yazan kahramanlardır” diye seslendiler.
Halkının sesine ses vermeyen siyasileri sorumluluk duygusu içerisinde olumlu yada olumsuz görüş bildirmeye davet ediyoruz. Suskunluk halkımıza karşı saygısızlık olarak addedilmekte.
Meyrem Almacı, Döne Sönmez, Derya Bulduk, Belma Tek’i tebrik ediyor, toplumumuzun tüm saygın siyasilerini ‘Gezi parkı’ konusunda duygularını kamuoyu ile paylaşmaya davet ediyoruz.
Yeşili koruma ve demokratik hakları içeren talepleri siyasi endişelerden dolayı görmezden gelmek yanlıştır. Siz halkı görmez iseniz, bu halkda yeri geldiğinde sizi görmez.
Unutmayınız, Demokratik taleplerde halkını yönlendirmesi itidale davet etmesi gereken en önemli kurum ve kişiler sisyasi kurumlar ve siyasilerdir.
Olaylarda mesajın alındığını, masumane başlayan taleplerin deöokratik zeminlerde devam etmesinden yanayız. Bu olayı provoke etmeye meyilli insanlar olabilir bu konuda dikkatli davranılması kamu mallarına yönelik saldırı olmaması, taşkınlıklar yapılarak, taleplerin meşru zeminden kaydırılarak bir kaos ortamına yönelik arzuları olanlara dikkat. Bu tür provokatörlere asla izin veilmemesini diliyoruz.
Hükümeti, kolluk kuvvetlerini ve siyasileri gençlerin mesajlarını iyi niyetle yorumlamaya ve algılamaya davet ediyoruz.
Dün akşamki Miraç Kandilin’de Taksim’de her gruptan insanın gecenin maneviyatına saygılı hal ve hareketleri takdire şayandır. Demokratik hakları karşısında yaşamlarını yitiren 3 şehidimizi de rahmetle anıyoruz.
Brüksel’den Taksim’e ve demokrasi kahramanlarına selam....