CHP'li Koç: ‘Başörtülü adaya kapımız açık’

- CHP’nin başörtülü adayı olabilir mi?Niye olmasın? Daha önce Nallıhan’da başörtülü bir hanım arkadaşımız çok ciddi oy aldı. CHP toplumun içinde bir parti. Herkesin inancına, yaşantısına saygılız.

Yerrel seçim için aday belirleme çalışmaları içindeki CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç Vatan gazetesinin sorularını şöyle yanıtladı:

- Yerel seçimler ve adaylar gündemdeki konulardan birisi. CHP “marka isimleri” mi öne çıkaracak, yoksa örgüte mi ağırlık verecek?

Yaşadığımız süreç, Suriye, Gezi olayları ve ertesinde çıkan demokrasi özgürlük tartışmaları, başlatılan cadı avı... Yerel seçimler, iktidarın anti demokratik yapısına karşı tavır geliştirme seçimi olacak. Söylediğim kriterler açısından genel seçim havasında olabilir. CHP’nin, İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde başarılı olması, AKP iktidarının biletinin kesileceği anlamına geliyor. İktidarın demokratik meşru yollardan protesto edip her türlü baskıya uğrayan yurttaşlarımızın da bu süreci çok iyi değerlendirmesi gerekiyor. Nerede hangi adayla kazanma şansımız varsa, CHP o adayın arkasında olacak.

- Partili olmasa da aday olabilecekler mi?

CHP adayı olarak seçime girecek kişi zaten CHP’nin ilkelerini de yapısını da benimsemiştir. Tüm büyükşehirlerde CHP gösterebileceği başarının en üstüne çıkmak zorunda. Bu sorumluluk içinde aday tespiti yapmak zorundayız.

- Büyükşehir adaylarını anketlerle mi belirleyeceksiniz?

MYK üyesi 5 kişilik bir komisyon bunun üzerinde çalışıyor. Nüfusu yüz bini geçen yerlerde adaylarımız öncelikle örgütün değerlendirmesine tabi tutulacak. Ama eğilimden en yüksek oyu alanın aday olacağı sonucu çıkmasın. Çünkü partili olmayan ve seçim bölgesinde oy kullanacak çok geniş bir halk kitlesi var. Adayların orada yaşayan seçmene sorulduğu, bağımsız araştırma kuruluşları tarafından birbirini çapraz kontrol eden kamuoyu değerlendirmeleri olacak. Eğer belediye CHP’deyse zaten performans değerlendirmesi yapılmıştır. Tüm bunlar değerlendirilerek her yer için bir tablo oluşturulacak ve içlerinden en yüksek oyu alabileceğimiz aday belirlenecek.

- CHP’nin başörtülü adayı olabilir mi?

Niye olmasın? Daha önce Nallıhan’da başörtülü bir hanım arkadaşımız çok ciddi oy aldı. CHP toplumun içinde bir parti. Herkesin inancına, yaşantısına saygılız.

- Kapınız açık yani...

Tabii ki açık.
Türkiye terk edilmiş çocuk gibi

- İktidar, ‘Esad’ın halkına zulmüne sessiz mi kalacaktır’ diyerek CHPlilerin Şam’a gitmesini eleştirdi?


Hiç ilgisi yok. Başbakan bir fikri bütünlük içinde CHP’yi eleştirmiyor, refleks olarak söylüyor. Çünkü söylediklerinde hiçbir siyasi geçerlilik yok. CHP Esad yanlısı değil ki. CHP Suriye’de demokrasiden, Suriye halkının kardeşliğinden ve barışından yana. Stratejik derinliklerde boğulacaklarına, stratejik gerçeklerde buluşsalar, başımıza bu belalar gelmezdi. NATO ve BM radikal unsurların bu şekilde kol gezdiği bir Suriye ortamında hiçbir zaman Libya benzeri bir olayın içine girmez. Stratejik derinlik üstadı Dışişleri Bakanı’nın maceraları tutumu nedeniyle Türkiye cami avlusunda terk edilmiş bir çocuk görüntüsünde.

‘Zaman bizi haklı çıkarıyor’

- Suriye sınırındaki PYD bayrakları, Erbil toplantısı... Bayramdan sonra farklı gelişmeler bekliyor musunuz?


Hükümet yetkilileri ‘Defakto hiçbir koşulu kabul etmeyiz’ gibi ilginç açıklamalar yapıyor. Tüm bu süreç AKP’nin tüm uyarılara rağmen izlediği yanlış dış politika sonucu ortaya çıktı. Suriye politikasının Türkiye’yi ileride telafi edemeyeceği sıkıntılarla karşı karşıya bırakabileceğini, çok yandaşların dışında herkes söyledi. CHP olarak sürekli uyardık. Her seferinde sayın Başbakan ve Dışişleri Bakanı’nın çok sert karşı tepkileriyle karşılaştık. Ama zaman bizi haklı çıkartıyor. Irak’ın kuzeyinde oluşan yapısal süreç, Suriye’nin, Türkiye’ye komşu bölgelerinde de benzer bir sürece evrilmiş durumda. Sonrasında İran ve Türkiye ile ilgili puzzle bölümleri ortaya konduğunda farklı bir kara parçası ortaya çıkıyor.

- İktidarın yetkili isimleri PYD’ye ‘Türkiye buna eyvallah demez’ uyarısı yaptı...

O isimler bir yıl önce ‘2 ay sonra Şam’da Emevi Camisi’nde Cuma namazı kılacak’ da demişlerdi. Hükümet yanlışını kabul etmiyor çünkü Suriye’deki kaotik ortamın temel sorumlusu AKP’nin izlediği dış politikadır. ‘PYD’ye müdahale ederiz’ demek yanlışa meşruiyet arama çabaları.