AMAN DİKKAT! DARBEDE BAŞARISIZ OLANLAR, TERÖRÜ TIRMANDIRARAK İÇ İSYAN ÇIKMASINI PLANLIYORLAR... Celil GÜNDOĞDU

Güzel ülkemizin 1923 yılında Sevr ile çizilmiş sınırların 100. yıldönümüne yakınlaştığımız bu zamanlarda önce PKK, daha sonra DAİŞ (Vehabbi İŞİD) ile ülkemizi bölmeyi hedefleyen üst akıl diye bilinen emperyalist ülkeler, hain planlarından olan meşru iktidarı devirip, ülke yönetimine el koymak için ülkemizde özellikle 15 Temmuz FETÖ kalkışmasını sahneye koydular.

Güzel ülkemizin 1923 yılında Sevr ile çizilmiş sınırların 100. yıldönümüne yakınlaştığımız bu zamanlarda önce PKK, daha sonra DAİŞ (Vehabbi İŞİD) ile ülkemizi bölmeyi hedefleyen üst akıl diye bilinen emperyalist ülkeler, hain planlarından olan meşru iktidarı devirip, ülke yönetimine el koymak için ülkemizde özellikle 15 Temmuz FETÖ kalkışmasını sahneye koydular.

Yönetici kadroların ve muhalefetin desteği, halkımızın destansı birliği, hain darbecilere ve onların üst akıllarına çok büyük bir ders verdi. Demokrasi aşıklarının zaferi, darbecileri yendi…

Halkımız canı pahasına darbecilerin tanklarını, helikopterlerini, uçak ve ağır silahlarını bedenleriyle şehadetleriyle adeta bloke ederek, dünya ya (ki görmezden gelseler de) çok büyük bir ders verdiler.

İktidarın bu kalkışma öncesi ve sonrası komşularıyla ilgili ilişkilerini iyi yönde tekrar gözden geçirmesinden rahatsız olan batı ve arap menşeli emperyalistler bu durumdan adeta rahatsız oldular. Bu satılmışlar güzel ülkemizi karıştırmaktan asla geri durmayacaklardır. Dikkatli ve uyanık olmalıyız.

Darbeciler asla rahat durmayacaklardır. Toplumu gerecek, ayrıştıracak eylemleriyle bir kaos ortamı yaratarak, gayrimeşru darbelerine zemin oluşturabilecek davranışlara tekrar girebilirler. Ki bunu son birkaç haftadan beri Güneydoğu’daki toplu saldırı ve eylemlerde görmekteyiz.

En son Gaziantep’te 50’yi aşkın çoluk çocuk kadın erkek’in cinsiyet, din ve ırk ayrımı yapılmayarak katledildi. Yüzlerce masum vatandaş yaralandı. Ülkemizin etrafı ateş çemberiyle sarıldı bunu aşmanın tek yolu Kürdüyle, Türküyle, Sünnisi, Alevisiyle tek vücut olmamızdır. Hainler ancak böyle bertaraf edilebilir. Bunu 15 Temmuz’da halkımız ispatladı.

Hainler Kaos ortamını sürdürebilmek için. Toplumda saygın siyasi medya ve sendika yöneticilerine yönelik suikast girişimlerinde bulunabilirler. Camilere, cemevlerine ve cemaatlere yönelik saldırılar olabilir. Yönetim, iktidar, muhalefet ve tüm halkımızın çok dikkatli uyanık olmaları gerekir.

Ülkemizin bölünmez bütünlüğü ve halkımızın birliği noktasındaki alınacak ulusal kararlarda herkes iktidarı ve muhalefetiyle ortak akıl sorumluluğu çerçevesinde hareket etmelidir. Şimdiye kadar aldatıldık diyen iktidar sahipleri artık aldatılmak lüksüne sahip değiller.

Aldatılmalar yanlış politikalar devam ederse artık ülkemizin parçalanması ve halkımızın bütünlüğünün korunması Allah korusun tamir edilemez. Hatalar neticesi Yağmurdan kaçıp doluya tutulmamamız lazım.

Darbe kalkışması sonucunda Cumhuriyetin ana kodlarının önemi Cumhuriyet ve Demokrasi’nin korunması en önemlisi de bu kavramların teminatı olan TBMM’nin önemi bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Ülkenin kodlarıyla oynandığında bu kodlardan oluşan boşluklar iç ve dış düşmanların iştahını kabarttığını ve kendilerinin cüretlendirdiğini gördük.

İktidarın içe yönelik iktidarı sağlamlaştırma adına söylem ve eylemleri genellikle ayrıştırıcı ve ötekileyici oluyordu. Bu çok büyük hata idi. Bunun farkına varan düşmanlar bu söylem ve eylemlerin ayrıştırdığı düşmanca bakışları fırsat bilerek darbeye teşebbüs etti. Oluşabilecek kaostan da kendilerinin karlı çıkacağını düşündüler. Bu ayrıştırıcı söylem ve tavırlardan artık kaçınılmalıdır.

İktidar bilerek veya bilmeyerek oynadığı kodlardan doğan zararın ülke ve milletin bütünlüğünü tehdit ettiğine son anda farkına vararak ortamı düzetmeyi komşularla iyi ilişkileri geliştirmesi ve ülke halkımızın birliğinin önemini anladı. Şimdi çok hızlı bir şekilde bu meyanda adımlar atmakta. Bu konudaki duruşunu alkışlıyor ve destekliyoruz.

Ancak iktidarı yönetenlerin bu ciddi adımları söylemleri son derece inandırıcı olmalı, kamuoyuna bunu hissettirmelidirler. Yasal ve meşru tüm partiler ortak konsensüs ile vatan ve millet bölünmesini engelleyecek acil kararlar almalıdırlar.

Şahsi görüşüm hemen geçici de olsa Milli mutabakat hükümeti olarak bir hükümet kurulmalı. Hem içe hem dışa güçlü birlik sinerjisi verilmeli. Muhalefet iktidar ile birlikte ülkeyi huzura kavuşturacak, iktidara da katılımcı olarak destek vermelidir.

Güzel ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti 1923 yılı Milli Önderimiz Atatürk’ün çizdiği ve koyduğu, Cumhuriyetimizin ve Demokrasimizin teminatı olan kodlarla tekrar güçlü bir şekilde yönetilmelidir.

Unutmamak gerekir ki yasal ve ana kodlarından uzaklaştırılmış, zemini kaydırılmış sistemler illegal ve emperyalist güçlerin kötü emellerine zemin hazırlar.

Hepimiz Türkiyeyiz. Ülkemiz, Vatanımız Milletimiz, Cumhuriyetimiz ve Bayrağımız yalnız kendi ulusumuzun değil, tüm mazlum uluslarında umududur…

Tüm şehitlerimizi rahmetle, ülke ve milletimizin düşmanlarını lanetle anıyoruz.