Alman Birliği Günü, Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde düzenlenen resepsiyon ile kutlandı. Çok sayıda yabancı misyon temsilcisinin katıldığı resepsiyonda Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz, "Şubat ayında yaşanan felaketin büyüklüğü tarif edilemez.
Alman Birliği Günü, Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde düzenlenen resepsiyon ile kutlandı. Çok sayıda yabancı misyon temsilcisinin katıldığı resepsiyonda Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz, "Şubat ayında yaşanan felaketin büyüklüğü tarif edilemez.
Yıkım hâlâ hepimizin zihninde. Düşüncelerimiz ve dualarımızla hayatını kaybedenlerin ve aileleriyle birlikte olmaya da devam ediyoruz. Depremin ardından yeniden yapılanma zaman alacaktır ve Almanya bu zorluğun üstesinden gelmek için orta ve uzun vadede Türkiye’nin yanında durmaya kararlıdır" dedi. Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay ise, "Türkiye AB’ye tam üye olmadan Avrupa’nın birliğinin tamamlanmayacağına inanıyoruz. Almanya'nın AB'de lider bir ülke olarak herkesin yararına olacak şekilde katılım sürecimizi etkileyebileceğini düşünüyoruz" diye konuştu.
3 Ekim Alman Birliği Günü, Almanya'nın Ankara Büyükelçiliği'nde düzenlenen resepsiyon ile kutlandı. Çok sayıda yabancı misyon temsilcisinin katıldığı resepsiyona Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay ve milletvekilleri katıldı. İki ülkenin milli marşlarının okunmasının ardından açılış konuşmalarına geçildi.
Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz, şöyle konuştu:
"Milli Bayramı'mıza dair sizinle düşüncelerimi paylaşmadan önce pazar günü İçişleri Bakanlığı’na gerçekleştirilen korkunç terör saldırısının hala etkisi altında olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu terör saldırısını şiddetle kınıyor ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bugün Almanya’nın yeniden birleşmesinin 33'üncü yıl dönümünü kutluyoruz. Berlin Duvarı'nın yıkılması ve daha geniş bir bağlamda Demir Perde'nin yıkılması Almanya, Avrupa ve dünya için muazzam bir öneme sahipti. Bugün Avrupa Birliği’nde barış içinde yaşıyor olmanız o dönemde özgürlük arzularınız sokaklara taşıyan insanların cesareti sayesindedir.
"Dünyayı bölme girişimine izin veremeyiz"
Ne yazık ki bu barış kıtamızın tamamı için geçerli değil. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik savaşı tarihin akışını tersine çevirmek isteyen güçlerin varlığını gözler önüne sermiştir. Uluslararası toplum olarak şiddet yoluyla ve insanların iradesine karşı dünyayı bölme girişimine izin veremeyiz. Dün Kiev'de gerçekleştirilen ve AB Dışişleri Bakanlarının ilk kez bir araya geldiği tarihi toplantı bu yönde güçlü bir sinyal olmuştur. Ukrayna’ya karşı yürütülen savaşa kalıcı bir çözüm bulma çabalarımızla ve çağımızın pek çok başka sorunun da olduğu gibi Türkiye bizim için stratejik öneme sahip bir ortaktır. Montrö Sözleşmesi'nin uygulanması ve Karadeniz Tahıl Girişimi'nde yorulmak bilmeyen çabaları için Türkiye’ye minnettarız. Almanya ve Türkiye’ye kendi yöntemleriyle ortak hedeflerimiz doğrultusunda birlikte çalışmaktadır. Barış ve istikrarın sağlanması ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün korunması için.
"İkili ticaret hacmi geçtiğimiz yıl 50 milyar euroyu aşarak rekor bir seviyeye ulaştı"
İşbirliğimiz NATO'da müttefik olarak ve Türkiye’nin AB ile ilişkilerindeki rolü ve çok sayıda farklı ve yakın ikili kanallar vasıtasıyla çok sayıda istişare ve işbirliği mekanizmaları ve formatlarında gerçekleşiyor. İkili ilişkilerimize çok sayıda özel bağlar damgasını vuruyor. Almanya ve Türkiye bir çok alanın yanında başta ekonomide birbirleri için çok önemli ortaklardır. Ülkelerimiz ikili ticaret hacmi geçtiğimiz yıl 50 milyar euroyu aşarak rekor bir seviyeye ulaştı. Ülkelerimiz arasındaki insani köprü bizim için çok önemli olmaya devam ediyor. Bugün Almanya’da 3 milyondan fazla Türkiye kökenli insan yaşıyor.
"Yıkım hâlâ hepimizin zihninde"
Gösterilen dayanışma sadece Alman hükümeti tarafından sağlanan yardımlarla sınırlı kalmadı. Bilhassa Alman şirketlerin sayısız özel yabancı yardım girişiminin ve alman toplumunun gerçekten de tüm kesimlerinin büyük ve özverili dayanışmasına şahit oldu. Şubat ayında yaşanan felaketin büyüklüğü tarif edilemez. Yıkım hâlâ hepimizin zihninde. Düşüncelerimiz ve dualarımızla hayatını kaybedenlerin ve aileleriyle birlikte olmaya da devam ediyoruz. Depremin ardından yeniden yapılanma zaman alacaktır ve Almanya bu zorluğun üstesinden gelmek için orta ve uzun vadede Türkiye’nin yanında durmaya kararlıdır."
"Depremdeki destek için Türk milleti Alman hükümeti ve halkına müteşekkirdir"
Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Bozay ise şunları kaydetti:
"Bugün Almanya’nın tarihi önem taşıyan yeniden birleşmesinin ve Soğuk Savaş’ın sona ermesi yolunu açan Berlin duvarının yıkılmasını anıyoruz Almanya’nın yeniden birleşmesi, Alman halkı için çok önemli bir olaydır. Bugün Alman Birliği'ni kutlarken ülkelerimiz arasındaki güçlü ilişkileri de yâd ediyoruz. Almanya bizim için stratejik önemli bir ortaktır. Türkiye’de 6 Şubat‘ta meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından Almanya’nın gösterdiği dayanışma ve destek, iki milleti birbirine bağlayan güçlü bağların gerçek bir kanıtıdır. Almanya depremzedelerin hayatlarını kurtarmak için 396 personel ve 40 kurtarma köpeğini derhal göndermiştir. Bu büyük destek için Türk hükümeti ve Türk milleti Alman hükümeti ve halkına müteşekkirdir.
"Berlin Duvarı 34 yıl yıkılmış olsa da bugün Avrupa’da başka duvarlar yükselmekte"
Gençlerimiz ve öğrencilerimiz arasındaki etkileşim de bizim için son derece kıymetli. Karşılıklı öğrenci sayılarında ki artış da umut verici. Derinleşen ikili ilişkilerimizden de söz ederken Almanya’da yaşayan Türklerin, Almanya’nın yeniden birleşmesinden önce ve sonra ikili ilişkilerin güçlendirilmesi ve Almanya’nın kalkınmasına yönelik katkılarına değinmeden geçemeyeceğim. Berlin Duvarı 34 yıl yıkılmış olsa da bugün Avrupa’da başka duvarlar yükselmekte. Bu duvarlar görülmese de varlıkları hissediliyor. Almanya’nın birliği sağlandı, Doğu ve Batı Almanya birleşti ancak Avrupa’nın birliği için hâlâ kat edilecek çok yol var. Türkiye AB’ye tam üye olmadan Avrupa’nın birliğinin tamamlanmayacağına inanıyoruz. Almanya'nın AB'de lider bir ülke olarak herkesin yararına olacak şekilde katılım sürecimizi etkileyebileceğini düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde Almanya ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize konularında çalışmalarımız yoğunlaştıracağız. Bu konuları önümüzdeki hafta Türkiye'yi ziyaret edecek olan Alman muhatabım Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri ile de ele alacağız."