Ana dilimiz Türkçe'ye sahip çıkmalıyız../Acar Yavuz

´Jö manje pöti peynir sö maten…´ rüksel´in ´Türk Mahallesi´ olarak adlandırılan Schaerbeek´te bir evin önünden geçerken, ikiTürk genç kızının konuşmalarına tanıklık ediyorum. İnanılacak gibi de&#

Ana dilimiz Türkçe'ye sahip çıkmalıyız../Acar Yavuz ´Jö manje pöti peynir sö maten…´ rüksel´in ´Türk Mahallesi´ olarak adlandırılan Schaerbeek´te bir evin önünden geçerken, ikiTürk genç kızının konuşmalarına tanıklık ediyorum. İnanılacak gibi değil.İlginç bir diyalogdur sürüp gidiyor. Ancak anlaşıyorlar, ama yarı Fransızca, yarı Türkçe! Önemli olan anlaşmaları diyenler çıkabilir! Ama ya diğer ortamlarda bu gençlerimiz ne yapacaklar? ´Je mange petite Peynir c´est matin…Vallahi c´est asset…´(Bu sabah küçük bir peynir yedim.. Vallahi bu yeter!..) Sonra konuşmalarına devam ettiler ama anladığım dil´de değil; Garip bir aksan ve garip bir Türkçe, Fransızca karışımı bir dil kullanıyorlardı. Yoluma devam ettim.Yerel gazeteleri ücretsiz bırakmak için gittiğim esnafların bazılarının sözleri aklıma düştü.. ´Yahu kardeş bırakıyorsun ama okumuyorlar ki!?´ Cevap hazırdı;´Olsun, okumazlarsa resimlerine bakarlar! Ancak, okuyacak birileri mutlaka çıkar!´ Gülerek gazeteleri alıp,dükkanlarının en güzel yerine koymayı ihmal etmiyorlardı... Öte yandan her gittiğim yerde,karşılaştığım Türk çocukları ile de diyalog kurmayı ihmal etmiyordum.Yaşları küçük olan Türk çocukları ile sohbet beni çok etkiliyordu. Onların bilgi dağarcığını yoklamak benim için yeni kıtalar keşfetmek gibiydi. Onlara,Türkiye Büyük Millet Meclisi´nin (TBMM) açılış tarihini sordum. Tısss! Ses yok! Onlara ´Atatürk´ü´ sordum. Tıssss ! Ses şok! Onlara Türkiye´nin başkentini sordum.. Kimi ´Emirdağ´, kimi ´Afyon´,kimi de ´İstanbul´ diyeverdi! Durumun özeti bu! Onlara bir de Fenerbahçeli Alex´i,Galatasaraylı Arda´yı, Beşiktaşlı Nobre´yi sordum.. Bilmeyen yoktu.. Hatta içlerinde Amerikalı küçük yıldız Hannah Montana´yı bile anında bilenler vardı. Hadise, Zeynep Sever, Önder Turacı ise en çok bilenen isimler arasında yer aldı.. x x x Sonra aklıma 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren geldi.Kenan Evren,bir Atatürk büstünün altında yazan;´ Hayatta en hakiki mürşit ilimdir´ sözünün ne anlama geldiğini soruyordu. Öğrencilerin sözün ne anlama geldiğini bir türlü açıklayamaması gazete manşetlerinden inmemişti. Dünden bugüne ne değişti? Türkiye ve gurbet..Ya da Türkiye ve Belçika! Türkiye Türk çocukları dinlerini ve Türkçe dillerini iyi öğrensinler diye Belçika´ya Türkçe,Türkçe Kültür dersleri öğretmenleri ile din adamları gönderiyor.. Bu kadrolardan yeterince yararlanabiliyormuyuz.. Maalesef çok az!.. x x x Artık Avrupa´da yarım asıra varan bir mücadelenin içinde olan insanımızın çocuklarının geleceği söz konusu.. Ne yapacaklar? hedefleri ne olacak? İki kültür arasında erimeye devam mı? Yoksa tamam mı? Bu konuda ne Türkiye´nin bir politikası var! Ne de insanlarımızın kaldığı ülkelerin.. Acı ama gerçek bu! Şimdi bazı ülkelerde Türkçe yasaklar geliyor..Evlenme yasakları geliyor.. Testler geliyor..Durum vahim mi, Vahim! Belçika´da Türkçe´ye karşılıksız hizmet eden iki gönül adamı gazeteci Celil Gündoğdu ile Yusuf Cinal´ın yazılarını okuyunca üzüldüm. Dudak büktüm..Durumun özeti beni sarstı.. Toplum olarak tarikatlara teslim olan vatandaşlarımız kadar umursamazlık içinde olanlara da Allah kolaylık versin.. Belçika´da topu, topu bir dergi iki yerel gazeteye bile sahip çıkamıyoruz!.. Kıt desteklerle varlığını sürdürmeye çalışan Belçika Haber ile YeniHaber,gerçekten büyük bir misyon üstlenmiş durumda.. Hem sanal ortamda, hem de yazılı basında sesimiz olan iki yayın organına yeterli destek verilmeyişi insanı ister istemez düşündürüyor.. Sahi Belçika Türkleri nereye koşuyor? Çocuklarımızın cahilliği neden bu kadar açık sırıtıyor? Türkçe dili çocuklarımızın Belçika´daki varlıkları için bir ayak bağı mı? Toplum olarak, Türkçe gazetelere neden sahip çıkmayız? İlla da bir tarikat gazetesine mi abone olmalı ve bir tarikat televizyonu mu izlemeliyiz? Sorular çok.. Gidiş kötü.. Gerçekler bizi ise düşündürmeli.. x x x Sonra ulusal kanallar da ´ Star Aranıyor´ yarışmaları aklıma geldi.. Bu yarışmalarda bile genç insanları holdingzede durumuna düşürdük.. Televizyonlardaki programlar ise tam rezalet..Adamlar ekranlarda kavga edip, adeta küfürleşiyorlar.. Türkçe´yi genç nesil buralarda mı öğrenecek? x x x Uzatmayalım, artık Avrupalı Türkler olarak eve, arabaya, toprağa yatırım yerine, genç nesillere yatırım yapmalıyız. Bunu yapamadığımız zaman gelecekten bahsetmemiz bence yersiz.. Bakınız, Belçika´da siyasi temsilcilerimizi seçtik, parlamentolara gönderdik. Çoğu dil özürlü. Ya bir dil bilen var. Ya da kendi ana dilini bilmeyenler var. Şurada Yenihaber´e doğru dürüst, yaptığı işleri iki dilde gönderen yok. Bir dili iyi, Türkçe zayıf.. Üzülerek söylüyorum, çoğunun Türkçe klavyesi bile yok.. Bu kadar zor mu, bilgisayara Türkçe program yüklemek? İnsan kendi ana dilinden utanır! Bir tek Brüksel Hükümeti Devlet Bakanı Emir Kır´ı burada tebrik etmek istiyorum. Yaptıklarını üç dilde anlatıyor. Fransızca, Flamanca ve Türkçe.. Doğrusu bu! Lütfen diğer siyasiler, Bakan Emir Kır´a başvursun ve bu işin püf noktasını öğrensin... Türk toplumuna borcu olanlar, Türkçe´ye sırt dönemezler.. Bu toplumu Fransızca, Flamanca kadar, Türkçe´de bilgilendireceksiniz.. Çünkü toplumumuz Türkçe´yi daha iyi anlıyor ve konuşuyor.. Siz niye konuşup yazamıyorsunuz? x x x Genç nesillerin bu örneklerden alacağı büyük dersler var. Artık kaliteli iş için kaliteli diploma gerekiyor. Kaliteli diploma demek, çok dil demektir. Belçika´da çok kültürlü ortamda, çok dil bilenler daha çabuk iş bulabilirler.. Buna imkan varmı? Elbette var.. Yeter ki siz bu konuda adım atınız.. Unutmayalım ki, kendi ana dilini iyi bilenler, başka dilleri de daha iyi ve güzel konuşurlar.. Ünlü yazar, şair Yavuz Bülent Bakiler;´ Her evde mutlaka kitaplık olmalı. Kitaplar insanın çeyizidir. Bir genç kızın çeyiz sandığı gibi, herkesin kitaplıkları da çeyiz sandığından farksızdır´diyerek, Türkçe Dili´ne gereken önemin verilmesini istedi.. Aynı şekilde geçtiğimiz günler, Brüksel´de bir konferans veren Psikolog Porf. Dr. Üstün Dökmen ise, Türkçe´ye ihanet edenleri anlattı.. Lütfen dilimize ihanet edenler arasında olmayalım.. Saygılarımla.. Acar YAVUZ Yenihaber.be