Bu günkü makalemde Cumhuriyetin değerleriyle kendini yetiştirmiş bir diplomat eşi olan, bilge bir hanımefendi Sefire Zeynep Ersavcı'dan bahsetmek istiyorum.
Tarihte Türk kadınlarının büyük başarılarda yer aldığını görmekteyiz. Başarıları tarihin ilk dönemlerinden alarak günümüze kadar getiren Türk kadını, başarı serüvenini günümüzde de sürdürmekte. Hakanların, padişahların yanında hem eş, hem de karar mercinde söz sahibi olan kadınlarımızın tarihteki başarılı çalışmaları her zaman takdire şayan olmuştur.
"Kadınına değer vermeyen toplumlar yükselemezler." Başarılı erkeğin başarısında başarılı kadınlarımızın etkisi büyüktür. Hani bir söz vardır: "Her başarılı erkeğin arkasında başarılı bir kadın vardır" diye. Başarılara katkı sağlayan kadınların aslında başarılı erkeklerin arkasında değil, yanlarında olduklarını ve olmaları gerektiğini düşünüyorum.
Anadolunun vefakar ve cefakar kadınlarının kurtuluş savaşı sırasında ve Cumhuriyetin kurulması esnasında Mustafa Kemal Atatürk'ün başlatmış olduğu bağımsızlık mücadelesinde ne kadar önemli roller üstlendiklerine tarih şahit olmuştur. Türk kadını Türk tarihi sürecinde her zaman yerini alarak, devlet ve millet olma yolundaki mücadelelere her zaman büyük katkılar sağlamıştır.
Cumhuriyetin ilanından sonra Türk kadını diğer uluslara mensup kadınlardan önce bir çok hakkı elde etti. Türk kadınları elde ettikleri bu haklar ve özgüvenleriyle bir çok alanlarda başarı elde ettiler. Türk kadınının her alanda ilerlemesi Cumhuriyetin Türk kadınına verdiği değerlerle oluştu. Bu gün gelişen ülkemizin imarında, Cumhuriyetin değerlerinin korunması ve kollanmasında Türk kadınının kararlılığını görmek, bizleri son derece ümitlendirmektedir.
Bu günkü makalemde Cumhuriyetin değerleriyle kendini yetiştirmiş bir diplomat eşi olan, bilge bir hanımefendi Sefire Zeynep Ersavcı'dan bahsetmek istiyorum.
Gazetecilik mesleğimiz nedeni ile toplumumuzun tüm katmanlarında bulunan insanlarımızı yakından takip edebilme, onların hizmetlerini daha net görebilme imkanına sahibiz.
Yaklaşık iki yıldanberi tanıdığım Bilge hanım bayan Ersavcı'yı bir çok toplantıda yakından takip etme imkanım oldu. Kendisinden şahsen çok etkilenmekle beraber, bilimsel ve ilmi sohbet ve önerilerinden çok istifade ettim. Bir çok özelliği kişiliğinde barındıran Bayan Ersavcı ileri görüşlü bilge bir kişiliğe sahip. Toplumuna göstermiş olduğu yakın ilgi alakasıyla, alçakgönüllü ve edebi söylemleriyle özellikle bayanların dünyasında bir gönül sultanı olarak görülmekte. Her kesime eşit bir mesafede duran Bilge Bayan Ersavcı, halkını ve ülkesini her yerde en iyi bir şekilde temsil edebilmek için büyük bir efor sarfetmekte.
Sayın Zeynep Ersavcı, bir anne, ilim ve bilim temsilcisi, sanatçı ve sanatsever, kişilikleri yanında iyi bir diplomat eşidir. Ersavcı, resmi temsilciliği yanında, halkla kısa bir dönemde tanışması, toplumun her kesiminden insanlarla rahat bir şekilde diyalog kurması ve özellikle hoş sohbeti ve yönlendirici kişiliği ile toplumumuzun gönlünde taht kurdu.
Kendisinin hazır bulunduğu toplantılarda onun söylemleri, önerileri ve yönlendirici davranışları beni yakından etkilemekte. Sorunları tesbit ederek, onlara bilimsel mantıklı ve kalıcı öneriler sunması, bu konuda yapılması gerekenler ile ilgili uyarıcı sözleri özellikle kadın dernek temsilcilerine büyük motivasyon sağlamakta.
Bayan Ersavcı, "Birlikten kuvvet doğar" anlayışına her seferinde vurgu yaparak, Belçika'da yaşayan Türk kadınlarına eğitimin önemini anlatarak, çocuklarını yüksek okullarda okutmalarını önermesi, kendi kültürel değerlerini koruyarak, bu ülkede uyum sağlamaları gerektiğini güzel bir şekilde anlatmakta.
Hz. Ali'nin güzel bir sözü vardır: "Fırsatlar yağmur gibi gelip geçicidir, iyisimi zamanında ondan istifade ediniz" buyurmakta.
Bu söze istinaden gelip geçici olan tüm hizmet verenler gibi Bayan Ersavcı'nın da belli süre sonra hizmeti sona erecektir. Ancak kalan sürede kendisinden yaşamımızda bizlere ışık olabilecek, tecrübelerinden özellikle bayanlarımızın yeterince istifade etmeleri gerektiğini düşünüyorum."
Bayan Ersavcı'nın güzel bir tesbiti vardır. "Ben kare ve üçkenleri sevmem. Onların köşeleri vardır. Yaşamı Daire olarak düşünüyorum. Bir dairenin her tarafı başlangıç noktasıdır. Orada bir sonsuzluk görülür." Bu çok doğru bir tesbitti.
Unutmayalım ki büyük insanlardan dökülen büyük sözler, her zaman büyük başarıların anahtarları olmuştur...
Bilge hanımefendiyi saygıyla selamlıyorum...
Saygılarımla
