Türkiye Caferileri lideri Selahattin Özgündüz, Terör örgütü IŞİD’i, Türkiye’nin dış politikasını ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yorumladı. Yurt Gazetesin'de bugün yayınlanan röportajda çarpıcı açıklamalar yer aldı:
Türkiye Caferileri lideri Selahattin Özgündüz, Terör örgütü IŞİD’i, Türkiye’nin dış politikasını ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yorumladı. Yurt Gazetesin'de yayınlanan röportajda çarpıcı açıklamalar yer aldı:
IŞİD’ın Musul’u ele geçirmesi bütün dünyayı dehşete düşürdü. Örgütün özellikle Şii’leri hedef alan eylemleri günlerce konuşuldu. Hatta Türkiye’nin Musul Büyükelçiliği’ni basan örgüt, konsolos dahil 49 kişiyi esir aldı. Bunun yanında 32 Türk TIR şoförü de örgüt tarafından esir alınmış geçtiğimiz günlerde serbest bırakılmıştı. Irak’ta hakimiyet kuran ve hilafeti tekrar kurduğunu ilan eden örgütü Türkiye Caferileri lideri Selahattin Özgündüz’le konuştuk. Özgündüz, IŞİD’in İslam’ı tersten okuyan bir terör örgütü olarak yorumladı.
Artık İslam denince ürperen bir Batı dünyası var. Bunun sebebi özellikle Afganistan, Suriye ve Irak gibi ülkelerde ortaya çıkan El Kaide ve onun destekcisi örgütler. Son olarak oldukça gündeme gelen IŞİD. IŞİD ile İslam aynı kefeye konulabilir mi?
İslam demek Vahabilik demek değildir. İslam, Hoca Ahmed Yesevi, Hacı Bektaş-ı Veli, Mevlana Celaleddin-i Rumi, Hacı Bayram Veli gibi evliyalarla birlikte güzeldir. Ancak IŞID, İslam’ı el kesen, baş kesen bir din olarak yorumluyor. İslam’ın asıl önceliği eli, başı kurtarmaktır. İslam adaletinde baklava çaldı diye çocuğun elini kesmek caiz değildir. Çocuğun cezai ehliyeti yoktur. İhtiyacını karşılamak için başka bir yol kalmamışsa çocuğun da yapacağı bir şey yoktur. O zaman devletin kendisini ‘bu çocuklar niye aç?’ diye sorgulaması gerekir. İslam’da yaşatmaktır esas olan.
‘IŞİD KUR’AN’I TERSTEN OKUYOR’
Rojava’da Kürt diye, Irak’ta Alevi diye çocukları öldürdüler... Yani IŞİD ve benzeri yapılanmaların Kuran’da ve İslam’da yeri var mıdır?
Kur’an'a dair, Peygamber'in yorumunu, Ehl-i Beyt’in yorumunu bir kenara bırakıp kendi yorumlarını yürürlüğe koydukları için bu manzarayla karşılaşıyoruz. Rojava’da Kürt çocuklarını veya Suriye’de, Irak’ta Alevi aileden olduğu için çocuklar öldürüldü. Ülkeni işgal edenlerle savaşırken bile onların çocuklarını öldüremezsin. İşgal eden askerdir, askerle savaşırsın. İslam’ı tersinden okursanız böyle vahşi bir şey ortaya çıkar. Müşrikler, çocuklarını toprağa gömüyordu diye Kuran’da Allah buyuruyor ki, “Diri diri gömülen kız çocuğunun, hangi günahtan ötürü öldürüldüğü sorulduğu zaman…” Farz edin ki bu çocuklar da Alevi değil müşriktir, Allah bu çocukların kanlarını onlardan sormayacak mı? Peygamberimiz buyuruyor ki, suçsuz yere birinin öldürülmesine eğer bütün dünya bile destek verse, Allah bütün insanları cehenneme atmaktan imtina etmez.
'EYÜP SULTAN'I YIKACAKLAR'
IŞİD, öncelikli hedefleri arasında İslam dünyasında önemli yeri olan, Şii’ler için kutsal kişilerin mezarlarını yıkmak olduğunu açıkladı, bunun sebebi nedir?
Onlar, herkesi düşman görüyor. Sünnileri de düşman görüyor. Yani şimdi Türkiye’deki Müslümanlar onlar açısından Müslüman değil. Evliyaların türbelerini ziyaret ediyorsa müşrik oluyor. Peygamberi ziyaret eden bile müşrik oluyor. Evliyaların mezarlarını puthane olarak görüyorlar. Yani fırsat onlara geçse Eyüp Sultan’ı, Hacı Bektaş’ı, Mevlana’nın türbesini yıkacaklar. Kerbela da hedefleri arasında. Sadece Şiilerin önemli gördükleri yerlere saldırmıyorlar. Mesela Afrika’da Şii yok, Alevi yok ama oradaki bütün türbeleri yıkıyorlar. Sünniler, Sahabe’nin düşmanı değil, ama bunlar Sahabe’nin mezarını yıkıp, naaşını mezardan çıkardılar. Ya da Cafer-i Tayyar’ın mezarını bombaladılar. Veysel Karani’nin türbesini harab ettiler. Peygamberin torunlarından Hz. Zeyneb’in mezarını defalarca hedef aldılar.
'GİZLİSİ SAKLISI KALMADI'
Sizce AKP ile IŞİD arasında organik bir bağ olabilir mi?
Ne yazık ki bu hareketi ülkemiz destekliyor. Suriye’de destekleniyor, Irak’ta destekleniyor. Artık gizli saklı tarafı kalmadı. TIR'larla silahların taşındığı bilinen gerçekler. Ve de sınır kapılarından ellerini kollarını sallayarak girip çıktıkları, destek gördükleri, Irak’taki terörist başı Tarık Haşimi’nin burada devlet başkanı gibi ağırlandığı ayan beyan ortada. Haşimi, İnterpol tarafından aranırken getirip onu burada besledik. Şimdi bizim konsolosluğumuzu bastılar, rehin aldılar.
AKP nerede yanlış yaptı?
Bakın ben AK Parti düşmanı değilim, bir kaç yıl önce Filistin meselesi için sokaklarda ortak eylemler yaptık. Benim AK Partili dostlarım, CHP’li dostlarıma oranla daha fazladır. Ancak Başbakan ve Dışişleri Bakanı yanıltılarak, çok yanlış yaptı. Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurur ki “Birini tanımak istiyorsanız dostlarına bakın.” IŞİD’e terör örgütü bile diyemediler. Suriye’de kafa kesenleri Türkiye sınırları içinde beslediler.
‘İHSANOĞLU DOĞRU ADAY’
Birçok Alevi kurumu Ekmeleddin İhsanoğlu’nun cumhurbaşkanı adayı gösterilmesine tepki gösterdi. Sizce İhsanoğlu doğru aday mı?
Eğer kazanmak esassa yanlış aday değildir. Çünkü AK Parti seçmeninden de oy alabilecek potansiyelde bir adaydır. Bazı Alevi çevrelerinde ha Ekmeleddin ha Erdoğan diyerek, Ekmeleddin İhsanoğlu’na karşı bir duruş hakim. Ekmeleddin Bey, Erdoğan değildir. Erdoğan nev-i şahsına münhasır bir şahsiyet. Ekmeleddin Bey onu seçen zümreyi ister istemez temsil etmek durumundadır. Bir de kucaklayıcı olmak durumundadır. Yoksa yalnızlaşır.
Eğer bir Alevi aday olsaydı ya da CHP tek başına bir aday çıkarsaydı alacağı oy bellidir. Yüzde 30’u geçmez. Yani ikinci tura kalması bile zor olurdu. Atatürk’le çelişmeyen, laik cumhuriyet değerleri ile derdi olmayan bir aday Ekmeleddin İhsanoğlu, kendi özel hayatında dindar olması bir sıkıntı değildir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin bugüne kadar yaptığı yanlış bu. Halkın dini ile çelişiyor. Müslüman mahallesinde salyangoz satamazsınız. Benim görüşüm milletin kültürüyle gerçekleri harmanlayıp, doğruları söyleyen, Atatürk ilkeleriyle savaşmayan bir adayın Cumhurbaşkanı olmasıdır.
Orhan Şahin- Yurt Gazetesi- (07 Temmuz 2014 Pazartesi)
