ERMENİ LOBİSİNİN 2015-2023 HEDEFLERİ / Celil GÜNDOĞDU

Emperyalist emeli olan bazı ülkeler, bir taraftan ülkemizin bulunduğu bölgeyi ısıtırlarken, diğer taraftanda psikolojik savaşla ellerinde koz olarak kullandıkları Kıbrıs, Kürt ve Ermeni kartlarını güçlü bir şekilde açmaya başladılar. 

Sayın okurlar,


Öncelikle yeni yılın ilk günlerinde sizlerin yeni yılını bi kez daha kutlar, yeni yılın tüm insanlığa huzur ve barış getirmesini dilerim.


Yukarıdaki temenniler tüm insanların birbirlerine iyi dilek temennilerinden bir kesit. Tüm iyiniyet temennilerimize rağmen, dünyada yönetimi elinde tutan siyasi erkler ne yazık ki dünyamızı savaş  ortamına sürüklemekteler.


Emperyalist emeli olan bazı ülkeler, bir taraftan ülkemizin bulunduğu bölgeyi ısıtırlarken, diğer taraftanda psikolojik savaşla ellerinde koz olarak kullandıkları Kıbrıs, Kürt ve Ermeni kartlarını güçlü bir şekilde açmaya başladılar. 


Ermenilerin '3T planı' Ermeni lobisinin oluşum nedenidir. Ermeni lobisi bu politikaları hayata geçirebilmek için kurulmuştur. Ermenilerin nerdeyse sratejik milli politikası olan '3T'nin anlamı 'Tanınma-Tazminat ve Toprak'tır. Yani Türkiye'yi köşeye sıkıştırarak önce Sözde Soykırımın tanınması, daha sonra mağdur olduklarını ileri sürerek tazminat talep etmeyi,  bunların ardından da uluslararası mahkemeler kanalı ve siyasi manevralarlada toprak yani Doğu Anadolu'da kendilerinin olduğunu ileri sürdükleri Erzurum, Kars ve Van bölgesini elde etmeyi amaçlamaktadırlar.


Fransa'da Sarkozy'nin gündeme getirerek yasallaştırdığı Ermeni Soykırımıını İnkarı cezalandırmaya yönelik kanun tasarısı Sarkozy'nin seçim yatırımı gibi görünsede esasen lobinin 2015-2023 çalışma stratejilerinin bir ayağıdır.  Nedir 2015-2023? Bilindiği gibi 1915 tehciri, Ermenilerin ileri sürdüğü 'sözde' soykırım yılıdır. 2015 bu yılın 100. yılıdır. Bu yılın 100 yılında Ermeniler büyük bir siyasi şova hazırlanmaktalar. 2023 ise Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılıdır. Bu yıldönümünde de Ermeni lobisi ataklarıyla Türkiye'nin yükselen imajına zarar verebilmek ve Türkiye'yi dünya siyasi arenasında zayıflatabilmek için siyasi saldırılarına devam edecektir. Büyük Ermenistan hayalini kuran Ermenilerin bu süreçte ses getirecek eylemlere yönelmesi ihtimaline karşı Türk halkı ve Türk Devletinin daha dikkatli olması gerekir.


Bir dönem kurdukları illegal örgütü ASALA'nın tekrar hayata geçirmesi tahmin edilmekte. Bir çok Dışişleri mensubumuzu şehit eden eli kanlı ASALA'nın tekrar hayata geçirilmesi tehlikeli olabilir. Bilimsel ve tarihi gerçeklerle yüzleşemeyen Lobici Ermeniler, siyasi oyun ve manevralarla kendi kaderlerini başkalarının belirlemesine göz yumacak kadar onurdan yoksundurlar. Bu lobi, düşünceyi ayaklar altına alacak kadar katı kararları dünya parlamentolarından geçirmeye çalışmaktalar ve çalışmaya devam edeceklerdir.


ABD Avrupa ve özellikle Fransa'da güçlü olan bu lobiler bir çok ülkede 'Sözde Soykırımı' tanıma kararları çıkararak, Türk devletini siyasi olarak kuşatmayı hedeflemekteler. Birçok parlamentoda soykırımı tanımayı karara bağlatan lobi, şimdi de Fransa'dan başlayarak, diğer ülke parlamentolarında da soykırımı inkarı cezalandırma yasalarının çıkarılması için atağa geçecektir.


Ermeni Lobisi beklenen çalışmalarını büyük bir sadakatle yaparken, Türk halkı olarak Türk Lobisi olarak bizler neler yapmalıyız?


Özellikle ülke dışında yaşayan vatandaşlarımıza büyük sorumluluk düşmekte. Dünya ve Avrupa genelinde yaşayan Türklerin lobisel çalışmaları önemseyerek bilimsel, siyasi ve ikili ilişkilerle meselelerini Yabancı komşularına, yerel ve federal siyasi temsilcilerine, basın mensuplarına ve sivil toplum kuruluşlarına birebir anlatmalılar.


1- Bilimsel araştırma yapan akademisyenlere, tarihi eleştiriler yazan ve stratejik yorumlar yapan köşe yazarlarına Türk tezini güçlendirecek bilimsel donelerin sağlanması.


2- Arşivlerden elde edilen ve bağımsız bilim adamlarının tezlerinin çeşitli dillere çevrilerek basılıp dağıtılması. Türk sivil kuruluşlarının bu konularda bilimsel olarak bilgilendirilmesi.


3- Yerel ve Federal siyasilerin tezlerimizi anlayabilecekleri bilimsel verilerle desteklenmesi.


4- Bizleri temsil eden siyasilerin bulundukları partilerde ve ortamlarda tarihi ve bilimsel olarak muhataplarını bilgilendirmesi.


5- Ekonomik, kültürel, sosyal  derneklerin birlikte hareket ederek, gerçekleri saptıran 'Ermeni Lobisi'ne karşı atağa geçerek, yasal zeminlerde teknolojinin nimetleri olan sosyal paylaşım ortamlarınnda tepkilerini bilinçli, bilimsel ve seviyeli bir şekilde ortaya koymalıdır.


6- Siyasi yapısı ve kültürel yapısı farklı olan herkesin genel konularda birlikte hareket etmesi, birlikte tepki koyması ülkemiz ve halkımız adına yararlı olur.


7- Konferans, sempozyum ve panellerle Ermeni Lobisi'nin tarihi gerçekleri nasıl saptırdığı anlatılmalı.


8- Ermeni meselesi'nin 'Ermenilerin meselesi olmaktan uzak', emperyalistlerin bir pazarlık aracı olduğu gerçeğinin olduğunu bunu en iyi pazarlayanında Fransa olduğunu anlatabilmeliyiz.


Ülkemizin yükselişine tahammül edemeyenlerin, ülkemizi engelleyebilmek için Kıbrıs Rum, Kürt Sorunu ve Sözde Ermeni kartlarını oynadıkları kumar masasında daha çok açacaklarını ilerleyen günlerde göreceğiz.


Ülkemiz adına yeni bir kart daha açılmakta 'Model' kartı. Arap Baharı diye adlandırılan halk ayaklanmalarına 'model' aranmakta. Türkiye'nin bu ülkelere model olması gerektiği ile ilgili analizleri başka bir yazıda devam edeceğiz.


Kendi halkının kaderini başka ülke parlamentolarında pazarlayan 'Ermeni Lobisi'ini şiddetle kınıyor, tarihi gerçeklerle yüzleşmekten kaçan Lobi'nin amacının halkının sorununu gündemde tutmak değil, bu sorunu sermaye ederek, sömürerek ayakta kalmaktır. Bu lobiyi oluşturan bir buçuk milyoın Ermeni 'sözde soykırım'ı duygu sömürüsü olarak kullanıp, nemalanmakta.


Kendi halkının onurunu pazarlayanları, bu halkların duygusundan kendilerini iktidarlara taşıyanları şiddetle kınıyoruz.


Tüm tarihi gerçeklerin bilim aynasında yansıtılması dileklerimizle hayırlı seneler....


Saygılarımla...

 
Yorum ekle

Mustafa ÖZTÜRK (03-01-2012)
Cok güzel bir yazi olmus, ellerinize saglik. Bu tür konunun bütün Türkler tarafindan bilinip takip edilmesinde ve karsi lobi faaliyetlerinde bulunulmasi elbetteki hem Ermenilerin morallerini bozacak hem de basarma sanslari iyice azalacaktir. Saygilarimla.